Hangi Suçlarda Kamu Davası Açılır? Adaletin Toplumsal Yüzü Üzerine Bir Yolculuk
Bazı konular vardır ki, hem hukuk meraklılarının hem de sıradan vatandaşların içini kıpır kıpır eder. “Bir olay yaşandığında, devlet neden bazen doğrudan devreye girer de bazen ‘şikayetçi olmadan dava açılmaz’ der?” diye hiç düşündünüz mü? Ben bu soruyu ilk kez adliye koridorunda, mağdur bir kadının “ben şikayetimi geri çeksem de savcı yine dava açtı” dediğini duyduğumda merak ettim. Bu yazıda, hangi suçlarda kamu davası açıldığını veriler, kanunlar ve insan hikâyeleri eşliğinde keşfedelim.
Kamu Davası Nedir? Devletin Adına Açılan Dava
Türk Ceza Kanunu’na göre, bazı suçlar toplumun genel düzenini, güvenliğini ve vicdanını ilgilendirir. Bu nedenle, yalnızca mağdurun değil, toplumun tümünün “zarar gördüğü” kabul edilir. İşte bu tür durumlarda devletin savcısı devreye girer ve dava açma görevini üstlenir. Bu davalara kamu davası denir.
Yani, ortada bireysel bir şikayet olmasa bile savcılık, suçun işlendiğini tespit ettiğinde harekete geçebilir. Bu, adaletin “kamusal” boyutudur. Örneğin, bir kadının şiddet gördüğü dosyada mağdur şikayetini geri çekse bile, eğer deliller yeterliyse savcılık kamu davasını sürdürür. Çünkü şiddet, sadece bireye değil, topluma da yönelmiş bir tehdittir.
Hangi Suçlarda Kamu Davası Açılır?
1. Topluma ve Devlete Karşı Suçlar
Bunlar, doğrudan kamu düzenini, devletin güvenliğini veya kamu yararını tehdit eden suçlardır. Örneğin:
- Terör suçları (TCK 302–316 arası maddeler)
- Yolsuzluk ve rüşvet (TCK 252–255)
- Devlet sırlarını açıklama ve casusluk
- Kamu görevlisinin görevi kötüye kullanması
Bu tür suçlarda devletin doğrudan taraf olması kaçınılmazdır, çünkü zarar gören artık tek bir kişi değil, toplumun kendisidir.
2. Kişilere Karşı Ancak Toplumsal Önemi Yüksek Suçlar
Bazı suçlar bireye yöneliktir ama toplumsal etkisi büyüktür. Örneğin:
- Kasten öldürme (TCK 81–83)
- Cinsel saldırı ve çocuğun cinsel istismarı (TCK 102–103)
- Yağma (gasp) ve soygun
- Uyuşturucu madde imalatı veya ticareti (TCK 188)
Bu suçlarda savcı, “şikayet var mı?” diye sormaz. Olayı öğrenir öğrenmez kamu davası açabilir. Çünkü bu eylemler toplum vicdanını doğrudan yaralar.
3. Ekonomik ve Dijital Düzende Bozulmaya Yol Açan Suçlar
Günümüz dünyasında “kamu yararı” kavramı artık sadece fiziksel güvenliği değil, ekonomik düzeni ve dijital güvenliği de kapsıyor. Bu nedenle şu suçlar da kamu davasına konu olur:
- Dolandırıcılık ve bilişim suçları (TCK 157–158, 243–245)
- Vergi kaçakçılığı ve mali suçlar
- Çevreyi kasten kirletme (TCK 181–182)
- Organize suç örgütü kurma (TCK 220)
Ekonomik sistemde veya çevrede yaratılan zarar, bireyleri aşar; bu yüzden devlet, kamunun koruyucusu sıfatıyla dava açar.
Gerçek Hayattan Bir Örnek
2019’da İzmir’de yaşanan bir olay hâlâ hukuk fakültelerinde örnek olarak anlatılır. Bir kadın, eski eşi tarafından şiddete uğramış, ancak barıştıkları için şikayetini geri çekmiştir. Buna rağmen savcılık, delilleri yeterli bularak kamu davası açmış ve sanık 5 yıl hapis cezası almıştır. Bu karar, “şiddet artık yalnızca aile içi mesele değildir” anlayışının hukukta somut bir karşılığı olmuştur. Verilere göre, 2022’de Türkiye’de açılan kamu davalarının %28’i aile içi şiddet ve cinsel suçlar kapsamında gerçekleşmiştir.
Şikayete Bağlı Olmayan Kamu Davaları
TCK, bazı suçlar için açıkça “şikayete bağlı değildir” ibaresini kullanır. Bu durumda savcı, suçtan haberdar olur olmaz harekete geçmek zorundadır. Örneğin:
- Kasten yaralama (eğer kamu görevlisine, hamileye veya silahla yapılmışsa)
- Çocuğa karşı işlenen suçlar
- İşkence ve kötü muamele
- Kamu görevlisinin ihmali veya suistimali
Bu tür dosyalarda devlet, mağdurun yerine geçer; çünkü bu suçlar toplumun adalet duygusunu doğrudan sarsar.
Kamu Davasının Toplumsal Rolü
Kamu davası, sadece “ceza verme” mekanizması değildir. Aynı zamanda topluma, “bu davranış kabul edilemez” mesajı verir. Sosyolojik açıdan bakıldığında, kamu davası devletin adaletle kurduğu diyalogun en görünür biçimidir. Toplumun vicdanı, mahkeme salonunda ete kemiğe bürünür.
Veriler Ne Diyor?
Adalet Bakanlığı verilerine göre 2024 yılında Türkiye genelinde 3 milyondan fazla kamu davası açıldı. Bunların %35’i mala karşı suçlar, %27’si kişilere karşı suçlar, %15’i kamu idaresine karşı suçlar, geri kalanı ise ekonomik ve dijital suçlar alanında. Bu tablo, kamunun adalet sisteminde ne kadar geniş bir alanı kapsadığını gösteriyor.
Tartışmayı Büyütelim
— Sizce kamu davası mekanizması her zaman adil mi işliyor?
— Şiddet veya toplumsal etkisi yüksek suçlarda devletin müdahalesi yeterli mi?
— Dijital suçlarda kamu yararı kavramı sizce nasıl tanımlanmalı?
— “Kamu davası” kavramı, bireysel özgürlüklerle nerede çatışıyor olabilir?
Sonuç
Hangi suçlarda kamu davası açılır? sorusunun cevabı, aslında toplumun adalet anlayışını da yansıtıyor. Devlet bazen yalnızca yargıç değil, toplumsal vicdanın sesi oluyor. Her dava, bir hikâye; her hikâye ise, adaletin sınırlarını yeniden çiziyor.